|
||
İç Denetim Faaliyetine Neden İhtiyaç Duyulur?
Küresel rekabet içinde sürekli büyüme ve gelişmeyi hedefleyen işletmeler, kurumsal yönetim kalitesini sağlamak amacıyla İç Denetim faaliyetine ihtiyaç duymaktadır. Küçük ölçekli işletmelerde yöneticiler günlük faaliyetleri ve çalışanları etkin bir şekilde yönetebilecek ve takip edebilecek yeterliliktedir. İşletme ölçeğinin büyümesi, karmaşıklaşan işlemler ve piyasa ilişkileri içinde organizasyonun etkin yönetilmesi için kontrol ihtiyacının arttığı hissedilmektedir. Yönetimin iç kontrol sistemi kurulması ve işlerliğinin sağlanması ile ilgili sorumlulukları da bulunmaktadır. İç kontrol sistemi; bağımsız ve tarafsız olarak yönetime güvence sağlaması ve yatırımcılar ile kredi verenler için işletmenin kredibilitesine değer katan özelliğinden dolayı işletmelerde muhakkak uygulanmalıdır. Bu ihtiyacı duyan yönetim, işletmenin ölçek ve faaliyetlerinin türü, sermaye kaynakları ve risk faktörlerini dikkate alarak İç Denetim faaliyetinin nasıl organize edileceğine karar vermelidir. İç Denetim ile Amaçlanan Hususlar :
İç Denetim ile Elde Edilebilecek Getiriler :
Kontrol / İç Denetim Eksikliğinin Olası Sonuçları :
İç Denetim Kuruma Nasıl Fayda Sağlar? İç Denetimin kuruma yaptığı ekonomik katkı, olası risklerin belirlenmesinde yönetime yardımcı olmak, iç kontrollerin etkinliği ve yerindeliğini değerlendirerek iş süreçlerinde verimliliği sağlamak ve risklerin neden olabileceği kayıpları azaltmaktır. Hile ve Yolsuzlukla Mücadelede İç Denetimin Rolü Nedir? İç Denetim, kurumların hile ve yolsuzlukla mücadele sürecinde önemli bir rol üstlenir. Yönetimden bağımsız olan 'İç Denetim', kurumların hile ve yolsuzluğa açık alanlarını tespit ederek, bu alanlardaki riski azaltmaya yönelik iç kontrol sistemlerinin etkinliğini değerlendirerek ve etik değerlerin savunuculuğunu yaparak, yönetimin organizasyon kültürü oluşturma çalışmalarını destekler. Risk Odaklı İç Denetim Yaklaşımı Nedir? İşletmelerin risk yapılarının yakından etkilenmesi sebebiyle söz konusu tespit faaliyetlerinde;
Risk Odaklı İç Denetim yaklaşımı, denetim kaynaklarının en uygun ve etkin bir şekilde kullanılmasını, her bir işletmenin risklerinin etkin bir şekilde yönetilmesini ve bu suretle sıkıntıların etkilerinin en aza indirilmesini temin etmek amacı taşımaktadır. Yönetimlerin hile ve yolsuzlukla mücadeleye yönelik kontrol sistemleri oluşturma sorumluluğunu, sahip olduğu yetkinlik ve bağımsızlık çerçevesinde objektif olarak değerlendirebilecek olan İç Denetimdir. İç Denetim ve KOBİ’ler Şirket faaliyet ve sonuçlarına ilişkin mali veriler dönemsel olarak raporlanmalı ve dönemsel mukayeselere olanak sağlamalıdır. Ayrıca şirket yönetiminin faaliyetleri değerlendirmesine ve geleceğe ilişkin kararlar almasına yardımcı olmalıdır. Söz konusu kontroller ve finansal raporlar gerek sermayedar gerekse şirket yöneticileri için yön gösterici olmalı ve faydalı sonuçlar üretmelidir. KOBİ’lerde sermayedar ve şirket yöneticileri faaliyetlere ilişkin sonuçları izleyebilmek için finansal raporlar, diğer yönetim raporları ve İç Denetim raporları...vb. araçlar kullanırlar. İzleme faaliyetlerinin kapsamı ve sıklığı kontrol edilen risklerin ciddiyeti ve riskleri azaltan kontrollerin önemine bağlı olarak değişir. İzleme sürecinde tespit edilen aksaklıklara ilişkin düzeltici önlemler derhal yerine getirilmelidir. Sermayedar ve yöneticiler şirketin ana ve yardımcı faaliyetlerinin tümünü izleyebilmeli ve değerlendirilmelerini bu çerçevede yapabilmelidir. İç kontrol sistemi faaliyetlerin gelişmesine bağlı olarak sürekli genişler ve gelişir. KOBİ’ler için iç kontrol sisteminin geliştirilmesi ve değerlendirilmesi süresince yönetim tarafından kullanılan önemli araçlardan biri de İç Denetim faaliyetlerinin varlığıdır. İç Denetim çalışmaları sırasında iç kontrol sistemindeki mevcut / olası aksaklıklar ve iyileştirilmesi gereken hususlar belirlenerek öneriler ile birlikte sermayedar ve üst yönetime raporlanır. Etkili bir iç kontrole erişebilmek için; şirketlerin organizasyon yapıları ve yetkilendirmelerini faaliyetleri ile uyumlu hale getirmeleri, şirket içi yazılı kurallar oluşturmaları, insan kaynakları politikalarını belirlemeleri, muhasebe, bütçe ve raporlama sistemlerinin güvenirliliğini sağlamaları temel unsurlar olarak ortaya çıkmaktadır. KOBİ’ler için faaliyet alanları; yönetim, üretim/hizmetler, stok yönetimi, satış-pazarlama, muhasebe ve mali kontrol, iç-dış satın alma, personel-bordro yönetimi, güvenlik, kalite ve bilgi sistemleri şeklinde sıralanabilir. Her bir faaliyet alanı ve faaliyet bütünü için iç kontrol sistemi prensipleri geçerlidir. İç kontrol sisteminin etkin ve verimli işleyebilmesi; sermayedarlardan başlamak sureti ile tüm kademelerin rol ve sorumluluklarını iyi bilmeleri ve yerine getirmelerine doğrudan bağlıdır. İç Kontrol; şirket sahipleri, yöneticileri ve çalışanları tarafından oluşturulan bir süreçtir. KOBİ’lerde etkili bir iç kontrol ortamı yönetici ve çalışanların kendi sorumluluk ve yetkilerini anladıkları ve gereğini yerine getirdikleri zaman oluşmaktadır. Kontrol, işletme örgütünde gerçekleşen eylemler ile planlananların karşılaştırılması ve varsa sapmaların nedenlerinin saptanıp giderilmesi sürecidir. |
||
|
||